A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Anadolu'da "farklı" olmanın bedeli!

Kategori Kategori: Türkiye | Yorumlar 1 Yorum | Yazar Yazan: A Yorum | 19 Aralık 2008 08:04:26

'Türkiye'de Farklı Olmak, Din ve Muhafazakârlık Ekseninde Ötekileştirilenler' araştırması, Anadolu'nun ünlü 'hoşgörüsü'nün sözde kaldığını ortaya koydu. 'Mahalle baskısı'nın örneklerle anlatıldığı araştırmaya göre büyük kentlerde dışlandığını söyleyen başı kapalı kadınlara karşı Anadolu kentlerinde açık gezen kadınlar tepki çekiyor.

Ramazanda yiyip içmek hâlâ çok zor, ev arayan öğrencilere ‘Namaz kılar mısın?’ diye soruluyor, otobüste Türkçe bilmeyen akrabalarından telefon gelen gençler, Kürtçe konuşmamak için tek laf etmeden telefonu kapatıyor, Alevilik’le ilgili ‘yanlış bilinenler’ hâlâ nesilden nesile aktarılıyor.

Gazeteciler İrfan Bozan, Tan Morgül ve Nedim Şener, Boğaziçi Üniversitesi Bilimsel Araştırmalar Projesi ve Açık Toplum Enstitüsü desteğiyle ‘Türkiye’de Farklı Olmak, Din ve Muhafazakârlık Ekseninde Ötekileştirilenler’ konulu bir araştırma yaptı. Prof. Dr. Binnaz Toprak’ın proje sorumluluğunu yaptığı araştırma Erzurum, Kayseri, Konya, Malatya, Sivas, Batman, Trabzon, Denizli, Aydın, Eskişehir, Adapazarı ve Balıkesir olmak üzere 12 ilde ve İstanbul’un Sultanbeyli ile Bağcılar semtlerinde gerçekleştirildi. Araştırma için 401 kişiyle derinlemesine mülakat yapıldı. Görüşme yapılacak kurumlar CHP il örgütleri, Atatürkçü Düşünce Dernekleri, Eğitim Sen, Eğitim İş, Pir Sultan Abdal Dernekleri, Hacı Bektaşi Veli Dernekleri, Cem Vakfı, yerel medya kuruluşları, üniversiteler, öğrenci kulüpleri, kadın kuruluşları, Ticaret ve Sanayi Odaları, hastaneler ve Tabip Odaları olarak belirlendi. Öğretmenevleri, Alevi mahalleleri, kadınların örgütlendiği sanat evleri, türkü evleri gibi pek çok yerde görüşmeler yapıldı.

Din ve muhafazakârlık baskısı

Amaç küçük Anadolu kentlerindeki farklı kimlik ve yaşam tercihi olan kişilerin ‘din ve muhafazakârlıktan’ kaynaklanan baskı ve ‘ötekileştirme’yle karşı karşıya kalıp kalmadıklarını saptamaktı. İslami hayat tarzını seçmiş olanların karşılaştıkları baskı kamuoyunda tartışıldığı ve birçok araştırma yapıldığı için ‘laiklere karşı ayrımcılık’ incelendi.

Sonuçlar yaşam tercihlerinden kaynaklanan toplumsal baskıyı, ramazanda kamusal alanda yaşanan sorunları, Aleviler ve Hıristiyanların karşılaştığı ayrımcılığı çarpıcı örneklerle ortaya koydu. Bu arada çalışmanın tüm Türkiye nüfusunu temsil niteliğine sahip olmayan bir örneklemle yürütüldüğü ve genellenemeyeceği de vurgulandı.

Kot üstüne kazak hayal

* Kayseri’de bir kadın derneği üyesi, yeni taşındığı apartmanda komşu kadınlardan ‘pantolon giymenin kendisine hiç yakışmadığı’ tepkisini aldı. Pek çok kez Kayseri’deki kapalı kadınların pantolon giyen kadınlara ‘hatlarınız belli oluyor, bizim erkeklerimiz tahrik oluyor’ dediklerini duymuştu.

* Adapazarı’nda bir kadın, arkadaşının ev eşyası satan bir firmanın tanıtım toplantısına katıldığını, salonda kendi dışında başı açık tek bir kadın olduğunu, salondaki bir kadının ‘Başı açıklara ölüm’ diye bağırdığını anlattı.

* Erzurum’da genç bir kadın: “Erzurum’da diz üstü etek, askılı bluz zor görürsünüz. Hanımlar özellikle basen bölgesini mutlaka kapatma ihtiyacı hissediyor. Ten rengi çorap giyemiyor. Kent dışından gelen öğrenci arkadaşlarımız bile, bir süre sonra bakıyorlar ki, fark etmeden kol boyu uzamış. Kot pantolon üzerine mümkün değil bir kazak giyemezsiniz. Pardösü giymek zorundasın. Yoksa ayıplanır.”

* Batman’da bir kadın kuruluşundaki görevli iki yıl önce bir genç kızın gittiği düğünde pantolon giydiği için öldürüldüğünü anlattı.

* Denizli’deki bir kadın öğretmen içkili mekânların kent dışına taşınmasını eleştirdiği, öğrencilere cihat çağrısı yapan kitap dağıtılmasını ortaya çıkardığı için tehdit edildiğini anlattı.

* Malatya’da ADD yetkilisi, verdikleri içkili kokteyllere kentteki devlet görevlilerini de davet ettiklerini ancak eskiden içki bardaklarını garsonlar dolaştırırken şimdilerde içki masasının bir başka odaya konulduğunu, kimi davetlilerin içki olduğunu görünce cin çarpmış gibi geri döndüklerini anlattı.

Alevi gençlere ilk soru ‘mum söndü’

* Aydın’da başka kentlerden okumaya gelen Alevi gençler, bir Alevi kadına üniversitede tanıştıkları arkadaşlarının kendilerine ilk sordukları sorunun ‘mum söndü’ olduğunu söyledi.

* Sivas’ta CHP il örgütünde etkin bir Alevi, Sivas’ın ileri gelen devlet adamlarını köyüne iftar yemeğine çağırmış, ancak hiçbiri gelmemişti. Niye gelmediklerini şöyle cevapladı: “Çünkü Alevilerin kestiği yenmez.”

* Sultanbeyli’de liseli Alevi bir genç kız okulda kimseye Alevi olduğunu söylemediğini anlattı. Bir sınıf arkadaşı kendisine “Tokatlıyım ama Alevi değilim” demiş. Bu açıklamayı yapma nedeni: “Aleviler gibi olmak istemem. Oruç tutmuyor, namaz kılmıyor, abdest almıyor, mum söndü yapıyorlarmış.”

* Sultanbeyli’deki bir kişi Sünni bir kadının başka bir kadına ‘Bunlar Alevi, Kızılbaş. Ekmeğe tükürüp sana öyle verirler’ dediğini duyduğunu anlattı.

* Sivas’ta Hacı Bektaşi Veli Derneği’nden bir yetkili çocukluğunda yaşlı Alevilerin sakalına katran sürüldüğünü ve arkalarına teneke bağlandığını unutamadığını söyledi.

* Erzurum’da ‘Haydar’ adlı esnaf, ismi Alevilere has olduğu için Sünnilerin kendisinden alışveriş yapmadığını söyledi.

Kayseri’de küpeli olmak

* Kayseri’de bir türkü evindeki erkek öğrencilerden biri uzun saçlarını kestirmiş, küpesini çıkartmıştı. Yolda karşılaştığı kişilerin kendisini durdurup ‘Ulan annene benzeyeceğine, babana benze’ dediğini söyledi.

*Erzurumlu bir üniversiteli renkli tişörtler giydiği için mahallesindeki gençler tarafından tartaklanmıştı.

* Malatya’da Atatürkçü Düşünce Derneği Üyesi bir kişi anlattı: “Dergi çıkaracağız, reklam alıyoruz. Esnaf bize ‘Tamam size para verelim ama reklamımızı koymayın’ diyor. Bizim dergide isimleri görünürse dışarıdan gelecek tepkilerden korkuyorlar.”

‘Abla, eziverirler...’

* Adapazarı Atatürkçü Düşünce Derneği üyesi bir kadın, bir polisin kendisine ‘Abla yeşil ışıkta karşıya geçerken bile dikkat et, eziverirler, sonra da kaza süsü verirler’ dediğini anlattı.

Kiraya ‘oruç zammı’

* Erzurum’da CHP il yönetiminden bir kadın Atatürk Üniversitesi öğrencisi Sivaslı bir gence üniversitedeki ülkücüler tarafından dayak atıldığını ve ‘Hem Sivaslısın, hem Alevisin, hem de solcusun, başta alternatifin yok yiyeceksin bu dayağı’ dediklerini söyledi.

* Adapazarı’nda erkek bir üniversite öğrencisi aynı evde birlikte kaldığı arkadaşlarıyla balkonda yemek yerken kapıya polis gelmiş, haklarında şikâyet olduğunu bildir mi! Şikâyet konusuysa balkonda şortla oturmalarıydı. Şikâyetçi karşı apartmanda oturan kadınlardı.

* Trabzon’da bir öğrenci ev tutarken ‘Namaz kılar mısın’, ‘Oruç tutar mısın’ diye sorulduğunu, bir arkadaşının ramazanda evde kola içerken ev sahibine yakalandıklarını, bunun üzerine o gün kiralarının artırıldığını anlattı.

Diyarbakırlı mı, hâşâ!

* Balıkesir’de bir kız öğrenci hastanede yaşadığı tartışmada kendisine hak veren etraftaki bir gencin, Diyarbakırlı olduğunu öğrenince ‘Hâşâ’ diyerek yanından ayrıldığını söyledi.

* Balıkesir’deki öğrenciler otobüste Türkçe bilmeyen yakınlarından telefon geldiğinde karşılarındakilerin yüzüne telefonu kapattıklarını, sonra arayıp izah ettiklerini belirtti.

*Trabzon’da Karadeniz Teknik Üniversitesi öğrencisi arkadaşıyla gittiği bir internet kafede Kürtçe konuştukları için uyarıldıklarını, ‘diklenince’ dayak yediklerini anlattı. Arkadaşı, ertesi gün annesine telefonda “Kürtçe konuştum kafam delindi, artık dikkat ediyorum” dedi.


Kaynak :  Radikal


Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar

deniz { 22 Aralık 2008 06:10:55 }
atalarımız boşuna dememiş. her horoz kendi çöplüğünde öter.

sorun, bu çöplüğü nasıl hepimizin çöplüğü yapacağız.

EĞİTİMLE olabilir mi?

örneğin ana okullarından başlayarak ingilizce ile çocukların kafasını sulandırmak yerine,

daha anaokulundan çocukları FELSEFE ile tanıştırmaya ne dersiniz?
Diğer Sayfalar: 1.

 

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







'Büyük Osmanlı Soygunu': 10 maddede Eric Adams davası…
İSTİHAB HADDİ
Türbülans vakaları iklim değişikliği etkisi mi?
Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü

TRUMPİST BİR DÜNYADA ERTESİ GÜN
Seküler Yahudiler rahatsız: "İsrail, İran olacak"
Avusturya seçimleri: Aşırı sağ sandıktan birinci çıktı.
Avustralya binlerce vatandaşına Lübnan'ı terk etmelerini tavsiye etti.
New York Belediye Başkanı Türkiye'den rüşvet mi aldı?

Türkiye işçiler için bir cehennem
İkinci Trump dönemi: Küresel ekonomi nasıl etkilenecek?
AB, çoğunluk sağlanamamasına rağmen Çinli elektrikli araçlara ek gümrük vergisini onayladı.
Türkiye'de ekonomi politikaları konkordato ve iflasları patlattı.
Türkiye'de açlık sınırı 20 bin TL'ye dayandı

Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

"İNEK BAYRAMI" ekitap
Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL

Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham
KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI

Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.
Türkiye ve Yunanistan'daki kültürel miras alanlarının en az üçte biri yükselen deniz seviyesinin tehdidi altında.

Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke
Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar

İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.
Stephen Hawking'in ünlü paradoksu çözülmüş olabilir: Kara delikler aslında yok mu?

2023 yılında Türkye’de çocukların cinsel istismarı hakkında 40.000'den fazla dosya açıldı.
Çalışanların geliri son 20 yılda azaldı.
Türkiye’den göç eden Türklerin sayısında 5 yılda %243 artış
BM: Dünya nüfusu 2084'ten itibaren gerileyecek
Dünya nüfusunun ruh sağlığı giderek bozuluyor

Madeleine Riffaud est partie
GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER
JOYCE BLAU, 18 Mart 1932-24 Ekim 2024
HIZLANAN TARİH
DERTLİ-MİR-DÖNE

Nereden Geldi Nereye Gidiyor
Atamın Sözleri
Cumhuriyet 101 Yaşında
Kadın ve Erkek
MAZRUF

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git