|
|
Eğri Oturup Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 23246 Okunma Evvelden dolmuş olarak çalışan minibüslerde şoförler 9.15 olarak tabir edilen bir şekilde koltuklarına oturur, hem yola bakar hem de binen yolculardan ücret tahsil ederlerdi. O koltuğa oturan araç sürücüleri uzay aracı kullandıklarına inanır, önüne bakmadan araç kullanır, çeşitli acaip davranışlarda bulunur, halk bundan şikayet eder, ancak bu şikayetini nereye iletmesi gerektiğini bilemezdi. ...Devamı.» YALAN Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 21169 Okunma Bu konuda söylenecek o kadar söz var ki neresinden başlasam diye düşünmekteyim. Aslında yalan söylemekten kimse ceza almamış, kimse hapse girmemiş, kimse hayatından olmamış. Aksi kanıtlanana dek söylenen yalan beyan geçerli olmakta. Kimse oturup ‘bu konu doğru değil, bunu bir araştırayım, doğrusunu bulayım’ dememekte. ...Devamı.» Edebiyat Notları, Temmuz - Ağustos Kategori: Günün içinden notlar | 0 Yorum | 31785 Okunma 5 Temmuz 1950 – İstanbul Hemşeriler Cemiyeti kuruldu. İstanbul Hemşeriler Cemiyeti’nin kurucusu, gazeteci Burhan Felek, Cumhuriyet ve Milliyet gazetelerindeki köşelerinde, kentin sorunları ve hemşerilik terbiyesiyle ilgili yazılar yazmış. 1951’de İstanbul’un kurtuluşu törenlerine, üzerinde şehre ait özdeyişler yazılı, İstanbul’un silueti bulunan panolarla süslü bir otomobille katılmış Hemşeriler Cemiyeti. Otomobildeki iki genç kız, halka karanfillerle birlikte bildiri dağıtmışlar: ...Devamı.» Edebiyat Notları, Mayıs - Haziran Kategori: Günün içinden notlar | 0 Yorum | 33087 Okunma 10 Mayıs 1938 – Pazarlığı kaldıran, her malın üzerinde fiyat etiketi bulunmasını öngören tasarı TBMM’ye sunuldu. Satın almak istediği el havlusunun fiyatını (sıradan bir havluya uygun, makul bir rakam yazılı etikette) düşürmeye çalışan biriyle çarşıdayım. Satıcının istediği rakamı ödeyecek durumda olmadığından değil fiyatı aşağıya çekme çabası. ...Devamı.» STRUMA Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 25900 Okunma Eğer roman seviyorsanız mutlaka yakın tarihte yayınlanan pek çok romanı okumuşsunuzdur. Bunlardan bir tanesinden bahsedeceğim. Romanya’nın Köstence limanında demir almak için hazırlık yapan bir gemidir konu. Aslında bu gemi hayvan taşımak için inşaa edilmiş bir tekne. 1867`de inşaa edilen geminin, eski bir mavnadan sökülüp, kendisine uydurulan derme çatma bir de motoru vardır. ...Devamı.» Futbol Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 28455 Okunma Yaşamda her konuyu ciddiye almak gerekir. Hani komedi konuları işleyen tiyatro eserlerini seyrederken kahkaha ile güleriz ya, ancak bu eserlerin içinde bile ciddi ele alınacak konular vardır. Hem gülüp hem de konudan ders çıkartmamız gerekir. Çok evvelden bazı tiyatro sanatçıları vardı. Muzaffer Hepgüler, Muammer Karaca gibi, onların sahneye koydukları siyasi tuluat eserler çok seyirci toplardı. ...Devamı.» Ata sporu Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 24997 Okunma Bazı spor dallarını ata sporumuz olarak görürüz. Bunlardan en başta geleni güreştir. Elbette biz güreş deyince, minderde kural ve kaidelerle tırpanlanmış bir spor dalını anlarız. Aslında güreş tarihe dayalı bir spor dalıdır. Hatta Tevrat’ta Yakup’un Tanrı Yehova ile güreş tuttuğu yazılır. Ancak bu doğru mudur, bunu bilmemekteyim. Bütün Türk boylarında güreş tutmanın, bir idman usulü olduğu söylenir. ...Devamı.» Bu kurban Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 28989 Okunma Çocukluğumda bayram denildiği zaman başka duygulara kapılırdım. Bayramda evde hazırlıklar günlerce önce başlar, bilhassa mutfakta hummalı faaliyetler olurdu. Ev işlerinde validemize yardım etmek için Ayşe hanım vardı. Genelde hamurlu işleri o yapardı. Evlerde bu günkü gibi fırın olmadığından, mahalledeki ekmek fırınına tepsilerle yapılan börek ve tatlılar gider, orada pişerdi. ...Devamı.» Kervan Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 29224 Okunma Gurbetten gelmişim yorgunum hancı, şuraya bir yatak ser yavaş yavaş; Aman karanlığı görmesin gözüm, beyaz perdeleri ger yavaş yavaş. Bekir Sıtkı Erdoğan`ı anarım hep bu dizelerde. Çok eskiden ticaret yollarında develerle ticaret yapılacak mallar taşınır, bu develerin dizisine kervan adı verilirdi. Bu kervanları kimi zaman bir veya iki fedai korur, en önde bir merkep üstünde giden ve yol gösteren bir de kervan başı bulunurmuş. ...Devamı.» Silistre Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 37718 Okunma Ünlü vatan şairi Namık Kemal’in şiirlerini çok severim. Onun dizelerinde hep buram buram vatan sevgisi kokar. Tıpkı Nazım Hikmet Ran gibi. Namık Kemal`in şiirleri kimi zaman bestelere konu olur. Yaşadığı 1840`tan 1888`e kadar olan dönemde Namık Kemal, yazdığı şiirlerde ülkesini ne kadar sevdiğini haykırır. Asıl adı Mehmet Kemal olan Namık Kemal’in, Namık adı ona Şair Eşref Paşa tarafından verilir. ...Devamı.» Hür İrade Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 28140 Okunma Hür irade, hür düşünce denilince ne anlamamız gerekir diye düşünmeye başladım. Düşünen bir varlık olarak tanımlanan insanoğlunun, acaba neyi, hangi koşulda neye bağlı olarak düşünmesi gerekir? Kendim için her konuda düşüncemi söyleme hürriyetim olduğunu kabul etmekteyim. Bir başka söyleyişle olumlu veya olumsuz düşüncelerimi hür irademle ifade etme hürriyetime, kimsenin müdahale etmeyeceğine inanırım. ...Devamı.» İşletme Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 31094 Okunma Ne kadar haklı olduğumu üzülerek anlamaktayım. Aylarca önce ülkemdeki devlet işletmelerinin bir çetelesi üzerinde fikir yürütmüş, yüreğim yanarak ülkemdeki işletmelerin sınıfta kaldığını ifade etmeye çalışmıştım. Ele aldığım işletmelerin biri maden ocakları işletmeleri idi. ...Devamı.» Tırnak İçinde Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 31824 Okunma Günlerdir ekranlara kitlendik. Okullar tatil olmadı, hatta Ramazanda bayram tatili de yoktu, ancak insanlar ekranlarda Cumhur adaylarının programlarını dikkatle izlemekteydiler. Sokakta, caddelerde araçların yoğunluğunun azaldığını gördük. Bu normal olmasa gerek. Bir tedirginlik var Türkiye’nin her yerinde. ...Devamı.» Çatıda Çatlak Kategori: Nalına Mıhına | 1 Yorum | 65435 Okunma Adadaki evimizin çatısını tamir ettirebilmek için önce binanın bütün etrafının resimlerini çektirmiştim. Resimlerin ekinde evin neden tamir görmesi gerektiği üzerine uzun bir yazı hazırlamıştım. Binanın ileri teknoloji ile inşa edilmediğinden, hem duvarlarından, hem de çatısından sızan rutubeti durdurmak için yoğun bir yalıtım yapmak gerektiğini dile getirmiştim. ...Devamı.» Edebiyat Notları, Mart - Nisan Kategori: Günün içinden notlar | 0 Yorum | 40684 Okunma 2 Ocak 1981 – Öykü ve masal yazarı, derleyicisi Eflatun Cem Güney öldü. Eflatun Cem Güney, Hans Christian Andersen, Grimm Kardeşler, Ezop vardı yaşantımızda. Az gidilip uz gidilen, dere tepe düz gidilen çayırlar çimenler, biçilen lâle sümbüller, dönüp bir de bakınca görülen arpa boyu yollar, zaman içine giren zamanlar, saman içine giren kalburlar vardı. ...Devamı.» HAD... Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 30159 Okunma ‘HAD’ Bu kelimeyi her zaman duyar, işitir, yorumlar, hatta söyleriz. Ancak bunun neyi ifade ettiğini veya hangi durumlarda kullanılması gerektiği üzerinde fazla durmayız. Bazen HAT kelimesi ile HAD karıştırılabilir. Kimileri eski Türkçe`den alıntı yapma adına, kendilerini ifade ederken bazı kelimeleri manalarını bilmeden kullanabilirler. Bazen de bilgili görünme adına eski Türkçe`ye atıfta bulunarak kelimeler kullananlar, vaziyete göre komik duruma da düşebilirler. ...Devamı.» Film Perdesi Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 33475 Okunma Çocukluğumda bazı konulardan korkardım. Bilhassa filmlerin heyecanlı yerlerinde iki elimle gözlerimi kapar, parmaklarımla kulaklarımın duymamasını sağlardım. Neden korkardım onuda da pek hatırlamıyorum. Hatta Lorel ve Hardy’nin filmlerinde birbirlerini tokatladıkları zaman bile, herkesin kahkahalarla güldüğü bu sahnelerde, ben gözlerimdeki yaşlara hakim olamazdım. ...Devamı.» Edebiyat Notları, Ocak- Şubat Kategori: Günün içinden notlar | 0 Yorum | 37369 Okunma 3 Ocak – Ahmet Ümit: “Ben, insanın yalnız olduğuna inanıyorum. Biyolojik, fizyolojik ve psikolojik yapısı bu yalnızlığı koşulluyor. Ama insan aynı zamanda toplumsal da. Belki işin hüzün veren tarafı da bu. Irmakların, dereciklerin içinde susuzluk çekmek.” ...Devamı.» TAMAM Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 29753 Okunma Hüsamettin Bey, mahallemizde sessiz sakin yaşayan bir aile babası idi. Kendisi Devlet Demir Yolları’nda çalışırdı. Sabahları Hüsamettin Bey evden 08:20’de çıkar, iki alt sokağın karşısında ki Kurtuluş Tren İstasyonu’ndan kalkan 08:35 trenine biner, çalışma yeri olan Ankara Garı’na giderdi. İnce zayıf yapısı, koyu gri fötr şapkası vardı. Yaz ve kış bu şapka onun başından eksik olmazdı. Köşe başındaki iki katlı müstakil kırmızı bir evde otururlardı. ...Devamı.» Onur... Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 31448 Okunma Siz Onur’u tanımazsınız. Okulda en sevdiğim arkadaşımdı. Ne zaman bir konuda yardıma ihtiyacım olsa, yanımda yer alırdı. Okulda zaman zaman giysilerimizi de paylaşırdık. Benim kazağımı o giyer, onun gömleğini de ben giyerdim. Hani derler ya “içtiğimiz su ayrı gitmezdi” diye, aynen böyle idi Onur’la arkadaşlığımız. ...Devamı.»
|
| Tüm Yazarlar |
|