|
Edebiyat- Aklın Güzellik Diyarı Kategori: Felsefe | 1 Yorum | 45448 Okunma İletişim ne kadar yaygınlaşıp hızlanırsa hızlansın edebiyata olan gereksinim azalmıyor. Çünkü o, gelip geçici heveslerin değil, tinsel dünyamızın yapısından kaynaklanan gereksinimlerimizin karşılığı olarak vardır. Romanlar, öyküler, şiirler yüzyıllardır kitap olarak yayınlanıyorlar. Hangi biçimde olursa olsun edebi söylem insanlarla buluşuyor. ...Devamı.» DindarlıkKategori: Felsefe | 1 Yorum | 61506 Okunma04 Ağustos 2008 10:11:22 Dindarlık kavramı dinin yapılmasını emrettiklerini yapma, yasaklarından kaçınma olarak tanımlanır. Ancak dindarlık kavramı özelde daha geniş bir kavramdır. Dindarlık, teolojik, psikolojik ve sosyolojik açılardan detaylandırıldığında daha açık bir kavram şeklinde karşımıza çıkar. Dindarlık günümüzde modern sosyal bilimlerin en çok araştırdığı konulardan biridir. ...Devamı.» Çelişki İlişkidir Kategori: Felsefe | 3 Yorum | 70219 Okunma Bir çalışmayı sürdürürken teknik kavramlara ve o kavramların kendi içsel zorunluluklarına girdikçe bazen veya çoğu zaman niyet kaybolur. "Niye bunları yapıyorduk?" diye insan kendi kendisine sorar. Öğrenmenin güzelliği içinde, yapılan işin hangi amaçla, hangi niyete bağlı olarak yapıldığı çoğu zaman unutulur, bu kaygıyı çokça taşıdığım için o teknik çalışmalardan fırsat buldukça, soluk aldıkça sürekli niyete geri dönüyorum, niyeti pekiştirmeye çalışıyorum. ...Devamı.» Korku Hayatın Bekçisi - Özdeşlik Korkunun Elçisi Kategori: Felsefe | 1 Yorum | 46951 Okunma Hayata ne için geldiğimiz sorusuna doğru dürüst bir yanıt veremeyiz, ancak ne aradığımız konusunda bir şeyler söyleyebiliriz. Yaşımıza, sosyal konumumuza, yetilerimize ve olanaklarımıza bağlı olarak farklı yanıtlarımız olsa da bunları soyutlamaya taşıdığımızda sonuçta "Mutluluk" istediğimiz konusunda birbirimize yaklaşırız. ...Devamı.» İnsanlığın YenilişiKategori: Felsefe | 3 Yorum | 52690 Okunma30 Mayıs 2008 21:21:44 İnsanın toplumsal sistemleri var edişi, gerçek içsel ilişkiler üzerine değil, yaşam deneyimlerinden kaynaklanan mekanik imgesel ilişkiler üzerine kuruludur. İnsanoğlunun günümüz dünyasında kendisine yarattığı yaşam sistemleri tam bir yanılgıdır, yabancılaşma üzerine kuruludur, simülatiftir ve iflas etmiştir. ...Devamı.» Kaybolan Kelime Kategori: Felsefe | 2 Yorum | 75279 Okunma Dünyada bir kriz yaşanıyor biliyorsunuz, Bu krizin tabii ki nesnel koşulları var. Belli bir çıkara bağlı davranışlar çeşitli ülkelerde sergileniyor, ama bunun arkasında meşruiyet zemini aramak için karşılıklı iki taraf da birtakım değerleri konu ediniyorlar ve bu değerler üzerine birtakım çatışmaların olduğunu söylüyorlar. ...Devamı.» Gereksinimden Kaygıya Kategori: Felsefe | 0 Yorum | 52487 Okunma Kaygılarımız neredeyse soluğumuz, kan dolaşımımız kadar yakındır bize, benliğimizin her yanına nüfuz ederek bütün ilişkilerimizin içine sızabiliyor. Beğenilme kaygısı, başarma kaygısı, gelecek kaygısı, anlatma-ikna itme kaygısı, farklı olma kaygısı... Neredeyse kendi farkındalığımızı kaygılarımızla duyumsarız. ...Devamı.» Mesnevi'de Türk Halk Felsefesi Kategori: Felsefe | 2 Yorum | 111833 Okunma Mevlana, siyasi olarak Türklerin İslam dünyasını, felsefe rengine bürünmüş, daha doğrusu felsefeyle karışmış kelam ilminin İslam düşüncesine hâkim olduğu kritik bir dönemin filozofudur. Özellikle siyasi ve kültürel bir karmaşanın yaşandığı XII. ve XIII. Yüzyıllarda Mevlana bir Türk filozofu olarak, İslam dinini Mesnevi'sinde ile tüm sadeliğiyle Türk milletinin idrakine sunmuştur. ...Devamı.» İslam Ve Bireysel Dindarlık. Kategori: Felsefe | 8 Yorum | 53821 Okunma Dinler, inanç ilkeleri ve bu ilkelerin uygulamalarını içeren iki doğalı bir yapıya sahiptir. İnancın doğası, Tanrı ile insan arasındaki aracısız ilişkiye dayanır. Uygulanmaları ise, görünüşte toplumsal ve hukuksal alanlara uzanır. Bir inancın hukuksal ve toplumsal alanda ortaya çıkıp çıkmadığını denetleme hakkının, aynı şekilde yine bireyin kendi oto kontrolünde olan bir durum olması beklenir ...Devamı.» Ben Olan Ben Kategori: Felsefe | 5 Yorum | 125854 Okunma Literatürdeki <etik> ile ilgili bir anımsatma yapayım. Birçok sınıflandırma var, ama bunlar belli bir yöntemle, belli bir bakış açısıyla yapılmış sınıflandırmalardır. İçerikli Değer Etiği, Formalist (biçimsel) Değer Etiği, Yararcı Etik, Psikolojistik Etik, Doğalcı Etik, Belirlenimci Etik ve Özgürlük Etiği. ...Devamı.» Şimdi Ve Burası Kategori: Felsefe | 2 Yorum | 47889 Okunma Güvenlik ve dönüşüm (belki de "terketmek" demek gerekir) varloşumuzun çelişik iki kutbu. Varız, fakat olmuş değiliz; varlığımız verili, ama oluşumuz iradi. Varlığımız sonsuz bir potansiyel, varoluşumuz ise bu potansiyelin gerçeğe dönüştürülmesine bağlı: Varlık mı varoluş mu diye bir seçim yapamayız, hangisi önceliklidir diye bir şey soramayız. ...Devamı.» Türban Söylemiyle Sömürülen İslam ve Aldatılan Türk Toplumu Kategori: Felsefe | 0 Yorum | 69716 Okunma 'Tesettür', 'örtünme', 'çıplaklık', 'namus', 'dindarlık', 'özgürlük', 'kadın hakları', 'iffet' gibi iki ucu keskin tüm kavramlar, bu konjonktürün dayatmasıyla başörtüsü ile ilintilendirilmiş; öyle ki başını örtmek iman-küfür ilişkisinde kırmızı çizgiyi belirleyen bir uygulama olarak telakki edilmiştir. ...Devamı.» Altinsan, Nietzsche'nin mezarında dans ediyor.Kategori: Felsefe | 8 Yorum | 195599 Okunma12 Mart 2008 11:59:31 Adı insan olan ve düşünme yetisini, içine girdiği fiziksel madde (insan bedeni) sayesinde diğer hayvanlardan çok daha iyi kullanması gereken bizler, Nietzsche'nin ebedi bir tekrardan ibaret dünyasının sonunu getirebilecek miyiz bakalım? Dünya pek yakında tekrar cansız varlıklara ve hayvanlara kalacak. Değişime hazır olmak lazım... ...Devamı.» Marks'ın Kemikleri SızlarkenKategori: Felsefe | 1 Yorum | 43775 Okunma14 Şubat 2008 14:23:51 İlkel dinler, insanoğlu'nun aklının yetemediği, gözüyle göremediği, paranormal aktiviteler karşısındaki çaresizlik eylemiyle zaruretten doğdu. Sosyal bir varlık olan insan, zaman ve mekanın haritalaştırdığı coğrafyalarda, filozofi / dogmatik söylemli ahlak ilkelerini zamanla kurumsallaştırdı. ...Devamı.» Yaşama Anlam Vermek... Kategori: Felsefe | 1 Yorum | 69275 Okunma Acaba beynimizde özgürlük ve yaratma kudreti var mı ve biz bunu nasıl faaliyete geçirebiliriz? Toplumlarda ya da topluluklar arasında "üretilmiş bilgiler" paylaşıldıktan ya da okullar yoluyla yeni nesillere kazandırıldıktan sonra, belirli bir tutum doğrultusunda - bu yönlendirimiş olabilir, seçilmiş olabilir, yani demokratik ortamda ya da demokrasi dışı ortamda olabilir - belirli bir duruşu, belirli bir ideolojiyi yaşama yansıtmak, örgütlenmek ve bunların gereğini yapmak yönünde kullanılıyor. ...Devamı.» Sevinç mi Endişe mi? Kategori: Felsefe | 0 Yorum | 51765 Okunma Hesabı verilmemiş kavramlar sadece birer tasarım veya inancadır. Farkındalığı olmadan dile getirilen düşünceler birer zan, herhangi bir çağrışım veya anlık bir uyarana karşı verilen tepkilerdir. Konuşurken veya yazarken kurduğumuz cümlelerin gücü gramere bağlı düzenliliğinden değil içerdiği anlamdan doğar. ...Devamı.» Zenginlikler ve farklılıklar... Kategori: Felsefe | 4 Yorum | 56273 Okunma Düşünce ve buna bağlı olarak oluşturulan tavırlar birbirlerine ne kadar uzak ve aykırı olursa olsun eğer özgürleştirici açınımlara yönelik ise buradan doğan fikirler insanlığın evrensel tinine bir katkı, eylemler ise tarihsel bir olay niteliği taşırlar. ...Devamı.» Aklın üretilmesi... Kategori: Felsefe | 3 Yorum | 69573 Okunma Ne bilebiliriz? Ne yapmamız gerekir? Ne ümit edebiliriz? "Ne bilebiliriz?" sorusunun karşılığı olarak "Bilgi felsefesi"; "Ne yapmamız gerek", sorusunun karşılığı olarak "Ahlâk felsefesi", "Ne ümit edebiliriz?" sorusunun karşılığı olarak da "Din felsefesi" ortaya çıkmıştır. ...Devamı.» aydınlanmak diyorsunuz... Kategori: Felsefe | 0 Yorum | 62491 Okunma aydınlanmak diyorsunuz. ne dediğinizi anlamıyorum... tam olarak. anlayamıyorum. yine de ortak bir müşterekte (!...) buluşmanın çarelerini aramalı diyorum kendi kendime. nedir o ? ...Devamı.» aydın Kategori: Felsefe | 0 Yorum | 47908 Okunma 15 ağustos 1995 tarihinde cumhuriyet gazetesinde "aydın" üzerine başlatılan sütunlarası tartışmayı bir takım garip duygularla ve fakat çok sıkı bir şekilde takip etmiştim. aslında takip edebilmek için daha çok izlemiş veya iz sürmüş de diyebilirim. çünkü olaya hangi kalemşörün hangi sütunda ne gün hangi saatte ve nasıl yaklaşacağı hiç belli olmuyordu. ...Devamı.»
|
| Tüm Yazarlar |
|